BRICS gölgesinde G20 Zirvesi
G20 zirvesinin uluslararası ilişkilere etkileri tartışılmaya devam ediyor. Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Tepe’nin BRICS’in gölgesinde toplandığını belirterek, ABD’nin istediği gibi bir uyumun olmadığına dikkat çekti. Sonbaharın gündeminin küresel ekonomi olduğunu belirten Kozanoğlu, zirveden “Küresel hegemonya mücadelesinin diplomatik manevralar, karşılıklı tavizler ve ikili müzakerelerle devam edeceği sonucuna varılabilir.” dedi. o yazdı.
Hayri Kozanoğlu’nun G20 zirvesine ilişkin “Bharat’ta G20 Zirvesi” başlıklı yazısının bir bölümü şöyle:
“Joe Biden ve ABD’nin kendi liderlikleri altında dünya sistemini yeniden canlandırma, Çin ve Rusya liderliğindeki Avrasya Bloku’nu NATO’yu güçlendirerek diplomatik ve askeri açıdan tecrit ve tecrit etme stratejisi, istenilen sonucu vermiş gibi görünmüyor. Her ne kadar en son Türkiye, İsveç’in onayıyla NATO’nun genişletilmesine ve ABD ülkelerinin bu askeri ittifak etrafında daha disiplinli bir şekilde konumlanmasına rağmen, Lula’nın seçilmesiyle Hindistan, Suudi Arabistan ve Brezilya gibi kilit ülkeler, bu askeri ittifakı daha disiplinli bir şekilde konumlandıramadı. Dolayısıyla küresel hegemonya çabası bundan sonra diplomatik hamlelerle devam etti, karşılıklı tavizler ve ikili müzakerelerle devam edeceği sonucuna varılabilir.
Bu manada; Çin ile tarihi rekabeti olan, özellikle Keşmir bölgesinde zaman zaman çatışmalara yol açan sınır anlaşmazlıklarını sürdüren Hindistan, düzenlediği zirvenin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından dünyanın en büyük nüfusa sahip ülkesi Pekin’e ekonomik saldırı yapmayı düşünüyor. dünya da Biden’ın arzuladığı bir şey. Hiçbir durum olmazdı.
Üstelik Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi’ne karşı bir atılım olarak bu toplantının arka kapısında kendi coğrafyasına dokunmasa da ABD’nin öncülüğünde Hindistan’dan başlayarak demiryolu, denizcilik, enerji ve ulaştırma altyapıları ve Suudi Arabistan, BAE, Ürdün ve İsrail üzerinden Avrupa’ya uzanan tesisler inşa ediliyor. İletişim koridoru ittifakı kurulmasına karar verildi.
Yine Kuşak ve Yol Girişimi’nin az gelişmiş ülkelerin bu projeye katılımını kolaylaştıran finansman olanaklarına alternatif olarak; Zirve öncesinde Biden, Dünya Bankası’nın borçlanma kapasitesinin artırılması için 25 milyar dolar tahsis etme taahhüdünde bulunmuş ve bunun diğer ülkelerin de katkısıyla 100 milyar dolara çıkarılması çağrısında bulunmuştu. Bu davet Hindistan Başbakanı Modi tarafından da desteklendi ve söz konusu finansman fırsatının yoksul ülkelerin fosil yakıt üretiminden uzaklaşıp yeşil teknolojilere geçişini sağlamak için kullanılmasına karar verildi. G20 sonuç bildirgesinde de “çok taraflı kalkınma bankalarının küresel ekonomideki etkisinin artırılması” ibaresi yer aldı.
(…)
SONBAHAR GÜNDEMİ KÜRESEL EKONOMİ
Önümüzdeki haftalarda IMF-Dünya Bankası toplantıları etrafında küresel ekonomiyi daha yakından tartışacağız. ABD Hazine Bakanı Janet Yellen, G20 Zirvesi’nde enflasyonun düşmesine rağmen işsizliğin fazla artmaması nedeniyle ülke ekonomisinin ‘yumuşak iniş’ yolunda olduğunu memnuniyetle ifade etti. Buna rağmen AB’de sakinleşme tehlikesine dikkat çekti. Ekonomik açıdan Yeni Delhi toplantısına İsviçre’nin Basel kentinde bulunan Finansal İstikrar Kurulu’nun raporu damgasını vurdu. Küresel finansal sistemin denetiminden sorumlu Konsey Başkanı Klaas Knot, küresel ekonomik büyümenin ivme kaybettiğine, faiz artışlarının etkilerinin hissedildiğine ve bunun özellikle reel piyasalarda olası olumsuz sonuçlarının ortaya çıktığına dikkat çekti. emlak sektörü. ABD’de Mart 2023’te yaşanan iflaslara benzer şokların önümüzdeki ay ve yıllarda küresel finans sisteminde yaşanabileceğinin altını çizdi. Kapitalizmin krizlere davetiye çıkaran yapısı göz önüne alındığında, Knot’un uyarıları doğrultusunda tedirgin olmak için pek çok haklı neden var.” (HABER MERKEZİ)